Öğr.Gör.Nurhayat VAROL- Kişisel Web Sayfası

ZAFER BAYRAMI

28
Ağustos
2013

30 Ağustos Zafer Bayramı kolay kazanılmadı. Vatanları için binlerce Türk yiğidinin kanıyla sulanan bu topraklar üzerinde yaşadıkça onları anmamak mümkün mü?  30 Ağustos Zafer bayramına nasıl gelindi kısaca hatırlarsak ;

Batı cephesinde I. İnönü ve II. İnönü 23 Ağustos ve 12 Eylül 1921 tarihleri arasında yapılan Sakarya Savaşında Türk Ordusunun kazanımıyla Yunan Ordusu geri çekilmek zorunda kalır. Gazi Mustafa KEMAL Paşa’ya, Gazi unvanının verilmesi TBMM tarafından bu başarı sonrası verilir.  Bu arada Yunan Ordusunun ülkeden atılma kararı alınır. Hazırlıklar başlar. Taarruz hazırlığı ancak Ağustos ayında tamamlanır. Birlikler Kocatepe bölgesine yerleşir, Anadolu topraklarında silah ve cephane yığımı yapılır. Türk ordusu 26 Ağustos 1922 yılında taarruzunu gerçekleştirir. Hızla amaçlarına ulaşan ordu 30 Ağustos günü düşmanı  çember içerisine alır, içlerinde Yunan Başkomutanı Trikopis’in de olduğu büyük bir grup asker esir alınır. Büyük Taarruz  başarıyla sonuçlanınca İzmir’e kadar ilerleyen Yunan Ordusu takip edilerek 9 Eylül 1922 tarihinde Yunan işgali altındaki topraklar geri kazanılmış olur. Bu başarı resmi olarak 1935 yılı Mayıs ayında TBMM’nin aldığı karar ile 30 Ağustos artık Zafer Bayramı olarak ilan edilmiş ve her yıl kutlanmıştır.

30 Ağustos Zafer Bayramı yıllarca belirli meydanlarda kutlanırdı. Tebrikler Genel Kurmay Karargahında alınırdı. Tatil olduğu için bu bayramda öğrenci görünmezdi. Tebrik kabullerini asker alırdı. Ancak geçen yıl Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül ilk kez Cumhurbaşkanlığında bir resepsiyon gerçekleştirecekti ki rahatsızlığı nedeniyle iptal edilmişti. Her yıl Genel Kurmay Başkanı tarafından verilen 30 Ağustos resepsiyonunun bu yıl Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün ev sahipliğinde gerçekleştireceği açıklamalarından sonra beklenmektedir.  Bu resepsiyona komuta kademelerinin ve Başbakanın eşli katılımının beklendiği basına yansımış durumda. Hayal edilen tablo mutlaka insanları mutlu edecek tablodur. Zafer bayramı Türk Ulusu’nun bayramıdır. Sivil halk ile askeriyenin bütünleşik olmaları arzu edilen tablodur.

Son günlerde komşu ülkelerde yaşanan olaylar ulus olarak bizi üzmüştür. En son bizi yaralayan Mısır’daki darbe olaylarıdır. Demokratik seçimle başa gelen Cumhurbaşkanı  Mursi’nin cezaevine konulmasından sonra onu desteklemek için çeşitli eylem yapanları kadın, erkek, çocuk demeden öldürülen insanlar için içimiz yanıyor.

İktidar partisinin Genel Merkez Yerel Yönetimler Başkanlığının 19 Ağustos tarihinde Belediyelere gönderdiği yazı çerçevesinde belediyelerin ya da farklı kurumların çeşitli konser, müzik ya da farklı eğlence programlarının bir süre iptal ya da ertelemesine karar verilmesi konusunda uyarı yapmışlardır. Bence yerinde bir uygulama. Acıya saygı bizim geleneklerimizdendir. Ancak kaygım şu: Geçmiş yıllarda bir bayram kutlaması yine bir toplumsal olay ile yakın zamanlarda birbirlerine denk gelmişlerdi. Bu gerekçe ile bayram kutlaması yapılmamıştı.  Bu uygulama içimi acıttı. Yavaş yavaş takvim yapraklarından hayatını bu günlere adamış ecdadımızın emeklerini mi silip atacağız? belli günleri mi koparıp atacağız?  kaygısını yaşamadım desem yalan olur. Adı bayram olunca yas günlerinde bayram olmasın mı denilecek? Adını bayram değil adını örneğin; 30 Ağutos Zafer Bayramını  Anma günü olarak düşünelim. Umarım bir aksilik ile karşı karşıya kalınmaz. Arada taş duvarlar olan sivil ve asker el ele omuz omuza Zafer Bayramını yaşarlar, yaşatırlar.

Türk ulusunun 30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlu olsun. Bu uğurda can veren şehitlerimizi ve gazilerimizi de saygıyla anıyorum. Ruhları şâd olsun.

Etiketler

Yorumlar

Yorum Yapın !

Yorum yapmak için oturum açmalısınız.