Öğr.Gör.Nurhayat VAROL- Kişisel Web Sayfası

SİİRT ŞİİR AKŞAMLARI

22
Nisan
2009

CANIM TEYZEM

Seninle tanışalı bir gün oldu

Ama seni yıllardır tanır gibiyim

O güzel yüreğini gördüm yaa

Gök yüzünde uçan kuşlar gibiyim.

Soramadım sana hastalığını

Korktum seni incitirim diye

Bırakmak istemedim ki seni

Doyasıya öpemedim diye.

Akçam kıpır kıpır oldum

Yanınıza gelemedim

İki kardeş hasret giderin diye.

Gelip yanında yatmasam bile

İnan teyze kalbim hep seninle.

Şimdi geçmiş olsun diyorum.

Ellerinden öpüyorum

Seni dört gözle bekliyorum

Bir an önce kahve içelim diye.

 

Not: *Sen bir tanesin herkes gibi, ama tek farkla. Senin arkanda dağ gibi ailen var. Bunu hiçbir zaman unutma….*

 

Evet bugün bir şiir ile başladım yazıma. Bu şiir Ankara’da yaşayan kız kardeşim Nesrin ile aynı apartmanda oturan Arzu Hanım’a aittir. Mart ayında anjiyo olmak için Ankara’ya gitmiştim. Evli bir çocuk annesi olan Arzu hanım ile ilk defa tanıştık ve bir kahve içecek kadar kısa süre sohbet ettik. Aradan 24 saat geçmeden bana bu şiiri gönderdiğinde inanın çok duygulandım.

İnsan sevgisini, yakınlığını doya doya yaşayan bu hanım komşusu olan kardeşimden anne şefkati gördüğünü ifade ederken bana “Nesrin abla’ya anne diye hitap ediyorsam siz de teyzem olur musunuz?” diye sorduğunda teklifine mutlu olurum diye cevap vermiştim.

Yürekleri pırıl pırıl, içi sevgi ile dolu olup da duygularını sözel olarak dile getiremeyen nice insanlar vardır. İşte şiirler ki çok fazla söze gerek kalmadan duyguları derinden açığa çıkarır ve dile getirir.

İçimizde o kadar çok gizli şairlerimiz de var ki… Onları keşfetmek oldukça önemlidir.

Belirli zamanlarda o değerleri bir araya getirmek için çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Bu amaç ile son yıllarda bazı illerde şiir akşamları düzenlenir. Eskiye nazaran bu tür etkinlikler çoğaldı. Örneğin bunlardan biri de 16 yıldan beri her yıl Elazığ’da icra edilen “Uluslar arası Hazar Şiir Akşamlarıdır”. Orta Asya’daki Türk Cumhuriyetlerinden, Balkanlardan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinden gelen şairlerin katılımı ile bu etkinlik uluslararası bir düzeye çıktı. Ancak dikkatimi çeken bir durum, gelen bazı şairler demirbaş gibi her yılki etkinliğe çağrılıyor. Aynı şairleri çağırmak yerine yeni genç şair adaylarının önlerinin de açılması gerekir diye düşünüyorum. Örneğin bu tür etkinliklerde amatör ve özellikle de bayanlara bir ayrıcalık tanınıp şiirlerini sunmaları sağlanabilir. Çünkü bayan şairlerimizin sayıları erkeklere oranla çok azdır ve bu yeteneklerinin farkındalığını sağlamakta sıkıntı çekmektedirler.

Siirt Valisi Sayın Necati Şentürk’ün de birçok şiirinin olduğunu ve çok güzel şiirler yazdığını biliyoruz. Zaten katıldığı etkinliklerde bu şiirlerinden bazılarını da katılımcıların önünde okuyordu. Şimdi de ulusal ve yerel basında çok duygu yüklü şiirlerinin okunduğunu büyük bir heyecan duyarak okuyorum. Yani özel yetenek gerektiren bazı özellikler yaratılışdan geliyor diye düşünüyorum. Sayın Valimizin dile ve kulağa karşı hassasiyeti de bu düşüncemi perçinleştirmiştir. Müziğe ve şiire karşı olan yeteneğine orada çok kısa kaldığım süre içerisinde defalarca şahit olmuştum. Eşim Prof. Dr. Asaf Varol Siirt Üniversitesi’nde Rektör Vekilliği yaptığı zaman, bir araya geldiklerinde de kulağa çok hoş gelen müzik namelerini birlikte seslendirirlerdi. Halen “Hüseynikten çıktım yola…” Elazığ türküsünü dinledikçe Sayın Valimiz ve eşimin sesini işitir  gibi oluyorum. Mesleğin zirvesinde de olsa insanların özel yeteneklerinin olması ve onu paylaşması ne kadar güzel……

Siirt’te şairlerin sayısının çok olduğunu biliyoruz.  Sayın Valimiz bir ara Siirt Şiir Akşamları düzenlemeyi düşünüyordu. Bu tür bir etkinlik Tillo’nun tarihine ve Siirt’e çok yakışacağı düşüncesindeyim. Bu tür bir etkinlik yapılırsa, Siirt’in şairler bir araya gelmiş olur, yeni yetişen nesil şiir yazmaya yönelebilir, hem de bu etkinlik sayesinde Siirt’te sanatsal ve sosyal bir faaliyet daha başlatılmış olur.

Etiketler

Yorumlar

Yorum Yapın !

Yorum yapmak için oturum açmalısınız.