Öğr.Gör.Nurhayat VAROL- Kişisel Web Sayfası

GİRİŞİMCİ KADINLAR VE DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

08
Mart
2016

Elazığ’da bayan girişimcilerin sayıları gün geçtikçe artmaktadır. Öncelikle bir bayan olarak bu gelişmeden son derece mutluyum.  Neden mi? Artık eski zihniyet çoktan silinmişti. Kadının yeri evidir, kadın sadece çocuk doğurup onu büyüten, evinden başka dünyası olmayan birey olma kavramı değişti.  Tüketici olan kadınlarımız artık üretici rollerini üstlendiler.

Çalışan bir kadın olarak evet kabulleniyorum öncelik görevim bir anne olarak çocuklarımı her anlamda eğitmek, elimden geldiğince onlara anne, abla, arkadaş, rehber, sırdaş olabilmekti. Bunun yanında görünmez takipçileri olmaktı. Çünkü kadının konumu ne olursa olsun en büyük ve kalıcı eserinin topluma karışacak olan çocukları olduğu gerçeği her zaman bakidir.

Çalışmak anneliğe, annelik de çalışmaya engel olmamalıdır. Belki iş seçiminde titiz davranılabilir. O nedenle kadınlarımızın o anlamda kendilerini kısıtlamaları ya da eşlerinin yine bu anlamda kısıtlamaları aile yapısına göre değişebilir.

Bazı kadınlar el sanat becerileri ile iş yeri sahibi oldular, bazı kadınlar el işi atölyeleri açtılar, bazı kadınlar boyama atölyeleri açtılar. Yine Sayın Yasemin Açık’ın girişimi sonucunda Elazığ’a has olan 8 köşeli şapka fuarlarda yerini aldı.  Bazı kadınlar mutfak becerileri ile iş yeri sahibi oldular, bazı kadınlar vizyonlarını sundular, bazı kadınlar özel yetenekleri ile iş sahibi olma yolundalar.  İş yeri açma cesaret ya da imkanları olmayanlar evlerinde yemek, pasta siparişleri alarak aile bütçesine katkıda bulunuyorlardı. Halen bu şekilde devam eden de var.

Her ne özellikleri ile işlerini icra ediyorlar ise takdir ve tebrik ediyorum.  Birkaç yıl önce ilimize gelen yabancı bir arkadaşımıza yöresel yemek ikram etmek isteseydik öyle bir mekân yok gibiydi. Var olan da önceden verilecek sipariş esasına göre çalışıyordu. Son yıllarda özellikle bu arz talep ihtiyacı karşılandı. Artık iş yeri açmak için geri adım atmaktan çekinenler azaldı ve bu sektör hızla yayıldı.

Elazığ ve Elazığ gibi küçük şehirlerde göze çarpan bir durum var ki; hizmet vermeye başlayan mekânlara yakın yerlerde aynı amaçlı iş yerlerinin çoğalmasıdır. Birkaç yıl önce gidecek bir cafe yok iken; şimdi iç içe açılan cafeleri biliyoruz.  Bu ortamın avantajı belki kaliteyi artırmak için tatlı bir rekabet ortamının doğmasıdır diyebiliriz.

 KOSGEB’den destek alarak iş yaşamına atılan hanımlarımız sayesinde unutulmaya yüz tutmuş yemeklerimiz tekrar evlerimize ya da midemize girmekle kalmadı, bazen biz hanımların yemekte kurtarıcıları oldu. Emeği geçenleri ve bu işe kollarını sıvayanları tebrik ediyorum.  Onların ayakta kalabilmeleri verdikleri hizmetin kalitesine ve biz tüketicilerin gördüğümüz güzellikleri çevremiz ile paylaşımımıza bağlıdır.

Hizmet ya da girişimcilik sadece işletmecilik ya da el sanatları ile mi olur? Hayır. Özel yetenek dediğimiz Allah’ın herkese bahşetmeyeceği ses ile de olur. Bayan ses sanatçısı dediğimde Elazığ için ilk aklıma gelen bayan sanatçı Serpil BEKTAŞ.  Kendisini Sultan Sarayı sahnesinde tanımıştım.  Duruşu, kalitesi, inceliği, sahnesi doğrusu beni Serpil Hanım’a yaklaştırmıştı.  Yakınlaştıkça kendisinin tam bir Elazığ sevdalısı olduğunu gördüm. Gittiği her platformda zaten Elazığlı olduğunu dile getirmektedir.  “Gadan Alam” albümü çıktı. Bir albüm çıkarmanın maddi ve manevi yükü bu kadar ağırken sanatçımıza bu anlamda destek olamadık.  Bari tanıtımını yapalım. Tanıtımı kişisel olarak değil de kitlesel yapmanın yararı olacaktır. Nasıl olur kitlesel tanıtım? Bir örnek;  çeşitli kuruluşlar müzikal program yapıyorlar ve bayan sanatçı istiyorlar, ama bu bayan sanatçıyı da yine dışarıdan bulma çabası içerisindeler.  Neden?  Bir sanatçı sadece kendi çabası ile isim duyuramaz, ona sahiplenilmelidir. Bazen biz hemen yanı başımızdaki cevheri görmeyip uzaklarda arıyoruz.  İçimizden biri olan sanatçımız umarım ulusal televizyonlarda programlara çıkarak yeteneğini sergileyecektir. Meşhur olduktan sonra mı sahiplenelim?  Ya da civar iller değerini biliyor, ama biz bilmiyoruz biz de civar illerden sanatçı arama telaşına düşmüşüz, bu davranış elbette hiç şık değil. Ulusal platforma neden taşımayalım. Eminim ki Serpil Bektaş Hanım ve menajeri Didem Küçüktağ’ın yetenekleri altındaki çabaları boşa gitmeyecektir. Değerlerimize sahip çıkalım derim.

Bugün Dünya Kadınlar Günü.  Öncelikle evladını, eşini, kardeşini şu zalim terör belasından dolayı toprağa veren kadınların eli, alnı öpülesi kadınlarımızı saygı sevgiyle anıyorum.  Barış, huzur içerisinde yaşanacak nice 8 Mart’lar ailesine, işine, ülkesine kendisini adayan emektar kadınlarımızın olsun.

Etiketler

Yorumlar

Yorum Yapın !

Yorum yapmak için oturum açmalısınız.