Öğr.Gör.Nurhayat VAROL- Kişisel Web Sayfası

Farklı Toplumlarda Farklı Dilenci Profilleri

05
Ekim
2010

Dilencilik bazen rahat kazanç, bazen ihtiyaç, bazen alışkanlık adına, ismini ne koyarsanız koyun sonuçta tasvip edilmeyen bir eylemdir.  Dilenen insanların ihtiyaçlarını karşılamak için çalışamayacak kadar çaresiz kaldıklarından bu yolu seçtiklerini düşünürüz.  Dilenci sayısının fazlalığı o ülkenin ekonomik durumunu anlatır gibi düşünülür ve gelişmiş ülkelerde dilencilerle karşılaşılmayacağını sanırdım. Bu tahminimin tamamen doğru olmadığını gezilerim süresinde gördüm. Evet dilenci sayısının ülkenin gelişmişliği ile doğrudan ilişkili olduğu söylenebilir.  Az gelişmiş ülke, gelişmekte olan ülke ve gelişmiş ülkelerdeki dilenci profillerinin farklı görülmesi mümkün.

Avuç açarak dilenen insana acıyarak, kızarak, vicdanımızın sesini dinleyerek, empati yaparak,  veya kendimizi zorunlu hissederek dilencinin avucunu boş çevirmemeye çalışırız. Ülkemizde dahi değişik bölgelerde farklı dilenci profilleri görüyoruz.  Batı bölgelerin bir kısmında dilenciler Avrupa’da sık görüldüğü gibi sokakta çeşitli müzik aletleri kullanarak müzik sesine insanların gelmelerini  sağlar ve yere bıraktıkları kutu yada serdikleri mendil üzerine para bırakılmasını beklerler. Aslında yapılan eylem modern dilencilik,  ancak avuç açılıp eller boş dönmüyor ve aldıkları para karşısında da emek verdiklerini inanırlar modern dilenciler! Karşılıksız para almak gibi bir hava olmasın diye sokak çocuklarına selpak mendil sattırılarak para kazanmasını sağlamak isteyen aileler de var. Aslında selpak burada semboldür.  Toplum olarak özellikle çocuklara içimiz dayanmaz, 2- 3 selpak parasını veririz fakat paketleri almayız, çocuğun sermayesine katkıda bulunmak isteriz.  Oysa uzmanlar bu yaklaşımın yanlış olduğunu çocukların karakter oluşumu için insan kullanmazsa dahi para verilerek selpakların satıcıdan alınmasını tavsiye ederler.

Kapımıza gelip de dilenen insanlara birçoğumuz sıcak bakmayız. Çünkü emek harcayarak kazanılacak paranın tadına varmayan dilencinin tembelliği, güvensizliği bizleri duyarlı olmaktan uzaklaştırmaya başlar. Duygu sömürüsü için sırtlarına bir çocuk, göğüslerine de bir bebek bağlarlar, eteklerinden çekiştiren çocuk manzarasını gören insanlar acımak değil çocuklara yapılan eziyetten dolayı,  iyi niyetler kayıp olur. Bize sık gelen misafirlerimizin dahi açamadığı bahçe kapımızı geçen hafta sonu iyi giyimli bir bayan çok basit şekilde açarak geldi, dilenmek için gelmişti. Aradan bir süre geçmişti ki baktım yine kapımızın önündeki tarlada bir genç kız ile birlikte duruyor.  Üzerindeki manto ve başörtüsünü çıkarıp elindeki torbaya sıkıştırdı. Topladıkları ganimetleri paylaştı ve yollarına devam ettiler. Mantonun ona daha bir olgun hava verdiğinin farkında olacak ki böyle bir yol izlemişti.

Amerika’da farklı yardım isteme yollarını kullanır insanlar. İhtiyacı olan kişi yolda bekler pankart görünümündeki bir kartona sıkıntı ve ihtiyacını yazar. Arabamda benzin yok, köpeğim aç, arabam bozuk, benzinim yok gibi, yine müzik aletleri çalarak para bağışının yapılmasını beklerler. Bu manzaralar sıradan idi. Ancak son yıllarda birkaç defa üst üste karşılaştığımız bir başka farklı dilenme yollarını geliştirdiler(!). Dinlenme yerlerine (Rest Area) uğruyoruz, yolculardan birisi orada dinlenmek için mola veren insanlara yaklaşıyor, ”Arabamın bujilerini değiştireceğim  bana para lazım” , “Arabam yolda kaldı tamir param yok”, “sadece en yakın gaz istasyonuna gidecek kadar benzinim var, benzin alacak param yok” diyerek para toplamaya başlıyordu. Benzin istasyonundan benzin alıyoruz birileri yaklaşıyor “benzinim yok bana 5 dolarlık benzin alır mısın? diyerek adı dilenci olmayan dilencileri görüyoruz. Özellikle bu talepte bulunan zenci ise parayı vermediğiniz takdirde insanlar başlarına  gelebilecek  kötü olayları düşünerek ceplerindeki 5-10 doları vererek hemen ayrılırlar. İlginç olan  Amerika’da yiyecek ve sağlık sorunu için dilenen insan görmedim.  Dilencilik daha lüks ihtiyaçlar için oluyor.

Birkaç yıl önce bir hafta sonu eşim ile birlikte West Virginia’da gece geziniyoruz. Hafta sonu olması nedeniyle gençler barlarda çılgınca eğleniyor, eğlence yerlerinin önlerinde içeriye girmek için uzun uzun kuyruk oluşturmuşlar. 3 genç kız bize doğru geldiler. Kızlardan birisi bana sokuldu “bara gitmek istiyorum sadece 1 dolarım eksik bana 1 dolar verir misiniz?” dediğinde önce böyle bir istek için insan dilenmez diye düşünmüştüm. Kendisine “üzgünüm yanımda para yok” diyerek uzaklaştırmıştım. Eşim o halime inanamamıştı. İstediği sadece 1 dolardı  dediğinde; istenilen paranın çok komik  olduğunu   ve bara gitmek için dilenmesinin inandırıcı gelmediğini düşünmüş ve reddetmiştim. Acaba cüzdanımın açılması için mi bu istek olmuştu diye düşünmüştüm.

Değişik amaçlar için dilenme ve dilenme yolları farklılıklar gösterse de insanların masum duyguları yok edilmemelidir diye düşüncemi siz sevgili okurlarımla paylaşmak istedim.

Etiketler

Yorumlar

Yorum Yapın !

Yorum yapmak için oturum açmalısınız.