Öğr.Gör.Nurhayat VAROL- Kişisel Web Sayfası

ELAZIĞ SEMALARINDA SON KUŞLAR EBEDİYETE UÇTU

26
Mayıs
2015

Tiyatro kültürümüz çok zayıf desem yanlış ifade kullanmış olmam diye düşünüyorum. Küçük şehirlerde tiyatro izleme oranı daha düşüktür. Bir nedeni de sık sık tiyatronun gelmemesidir.  Çocukluğumdan beri tiyatroya giderken ayrı bir haz duyardım.  Yıllar önce de Fırat Üniversitesi Kadınlar Kolu olarak yaptığımız etkinliklerde çok değerli tiyatro gruplarının Elazığ’a gelmelerini sağlamıştık. Tiyatro denince ilk akla gelen konu, sahne, dekor, ışıklar ve oyunculardır.  Oyun izlenirken izleyici kendisini konu içerisinde bulur.  Alında tiyatro yaşanmışlıklardır.

Mayıs ayının ilk haftası içerisinde bir tiyatro izledik ki izleyicileri alıp başka dünyaya götürdü ve onunla da kalmadı. İzleyiciler birbirlerinden gözyaşlarını saklamaya çalıştıysa da hiç birimiz başaramadık. Ortam farklı, izleyiciler alışık olduğumuz kitleden farklı,  konu can alıcı ve hayatımızın içinden olunca, oyuncular da duygu yüklü ayrıca oyunu yaşayarak oynayınca o oyun daha da bir başka oluyor.

Sait Faik Abasıyanık yazdı.  Devlet Tiyatrosu sanatçısı Turgay Tanülkü Yönetmenliğini yaptı.  Yine Turgay Tanülkü, Volkan Korhan, Resul Dündar ve M. Sultan Elgün oynadı.  Aşık Urfan Erdağı bağlaması ve sözleriyle eşlik etti. Aslında oynamadılar, kendileri de konuyu yaşadılar ve izleyicilere yaşattılar.  Son Kuşları Elazığ Cezaevinde uçurdular….

Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ile Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün Ortak Sosyal Sorumluluk Projesi çerçevesinde Cezaevlerinde bu muhteşem ekip oyunlarını sergilediler.  Her halleriyle örnek bir projeydi öyle de sahiplenilmişlerdi ki… Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Sayın A. Necat Birecik ile Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Sayın Enis Yavuz Yıldırım Elazığ’a gelerek “Son Kuşları” kader mahkûmları ile birlikte izlediler. Bu davranışları projeye daha doğrusu insana verdikleri önemi açıklamaya yeterli değil mi! Bu oyun birçok ceza evinde sahnelendi ve sahnelenmeye devam edilecek.

“Son Kuşlar”ı izleyebilmek için ilk defa bir cezaevi parmaklıkları arasından geçtim. Gerçekten çok duygulandım.  Mutsuz, umutsuz, sorgulayıcı, kinli, keskin bakışlı mahkûmlar ile kendileriyle mücadele eden güçlü görünmeye çalışan, şartları dâhilinde bakımlı mahkûmlar ardı ardına oyunun sergileneceği salonu doldurdular. Bazı annelerin yanlarında çocukları vardı. İşte kader mahkûmu olmak böyle bir şey mi? diye düşünmemek, üzülmemek elde değil!  Onlara bakarken hangi talihsizlik sonucu buraya gelmişler diye düşünceye dalmışken oyun başladı.

4 kişilik oyundaki oyuncuların bir şekilde cezaevi ile bir vesile ile doğrudan ya da dolaylı yollarının kesişmesi söz konusuydu. Dışarıdan içeriye bakmayı, içeriden dışarıya bakmayı izleyicilere yaşattılar.  Kendi adıma ağlamamak için bayağı direndim, ama gözyaşlarıma hâkim olamadım.  Kaçamak sağıma soluma baktığımda birçoğunun gözlerini sildiklerini gördüm. Oyunu sergileyen muhteşem dörtlünün de zaman zaman gözleri ıslaktı. Çünkü karşılarındaki yüz ifadelerini görmek onları daha çok etkiliyordu.  Onlar da izleyicileri etkiliyordu.  Mahkûmların bir kısmının hüngür hüngür ağlamaları iç yaralıyordu.

Programdan sonra birkaç defa Tiyatro sanatçısı Turgay Tanülkü ve ekibi ile aynı ortamda bulunduk.  Bazı dizilerden tanıdığımız Tanülkü’nün kendi ekibine babacan yaklaşımı, onları evlatları olarak tanıtması, gençlerin de “baba” derken gözlerinin içlerinin gülmesi çok anlamlıydı. Hatta öyle ki bir süre onları gerçek baba ve evlatları olarak düşünmüştüm. Ne mutlu onlara ki bu sevgi saygı temelini oturtmuşlar. Her evladın yapamayacağı şekilde “babacığım” diyerek etrafında pervane olmaları gençlerin değerlerini artırıyordu.

Bu oyunda kendi adıma bir taşla birkaç kuş vurulduğunu anladım. Mahkûmların pencerelerinden dışarının;  dışarının penceresinden içerinin görüntüsü ruh halleriyle adeta yaşatıldı. Ardında da ekipteki baba-kız, baba-oğul değerindeki dayanışmayı gördüm.  Sayın Turgay Tanülkü oyuncu M. Sultan Elgül’ü çocukluğunda tanımıştı. O zaman Turgay amcasına savcı olup suçluları daha iyi anlayabileceğini söylemişti.  Nerden bilsin ki zaman zaman onu tekrar Turgay amcası ile birleştirecek! İşte o ruhu güzel, yüzü güzel M. Sultan Elgül Hukuk Fakültesi mezunu Hakim ve Savcılık sınavlarına hazırlanıyor, Turgay amcasına öz kızdan çok daha yakın ve ilgili. Sevgili Sultan Elgül oyununu oynarken gözlerindeki anlamı asla unutmayacağım.

“SON KUŞLAR” ı uçuran ekip o kuşlar ile kader mahkûmlarına özgürlük haberlerini uçurmanız dileğiyle…

Çok sevdiğim, yeğenim Pelin Savaş 12 yaşında.  Yanında oyunu konuşunca o da izlemek istedi. Tabii ki bu yaşlarda cezaevi yaşantısını görmesi onu nasıl etkileyecek diye aramızda konuştuk ve sonuçta M. Sultan Elgül ablası sorumluluğu alarak sonraki seans için birlikte cezaevine gittiler. Pelin döndüğünde çok etkilenmiş olacak ki; sözlü ifadeden önce duygularını kâğıda döktü ve kontrol etmeden bizimle paylaştı. Bu demektir ki süslenmemiş ham duygular kâğıt üzerinde.  Bir çocuk gözüyle gördüklerini ve değerlendirmesini ben de siz sevgili okurlarımla paylaşmak istedim.

“SON KUŞLAR”

Hissettiklerimi kâğıda dökmek çok zor. Orada izlerken ki duygularımı açıklamak zor. Bu oyun bana bugün başka hayatları hissettirdi, başka insanları, başka duyguları. Bu gün ben bir kez daha umutları, hayalleri anımsadım. Tiyatro bugün benim için farklı bir hal aldı. Tiyatroyu artık bir oyun olarak değil de kendi dünyamda, bir hayat, bir duygu olarak görüyorum. Çünkü ben bugün şunu gördüm ki oradaki insanlar sözlerini rollerini ezberleyip çıkıp oynamıyorlar. Onlar, her bir sözcükte, her bir cümlede yeniden yaşıyorlar o anı.

Son kuşlar benim için bir ilkin sonu, yeni bir umudun başlangıcı oldular. Onlar sayesinde cezaevine ayak basan birinin onun için hayatın bitmediğini anladım, anladım ki arkasında bıraktığı hayatına er ya da geç geri dönecek ve hayatına, hayallerine kaldığı yerden devam edebilecek. Size çok teşekkür ederim son kuşlar, bir saat oynan bir oyunun etkisi bilin ki bende bir ömür boyu sürecek. Umarım kanadınız kırılmadan, incinmeden çıktığınız bu yolu bitirirsiniz TEŞEKKÜRLER SON KUŞLAR Bu da benim tiyatroyla ilgili yazım…

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                      PELİN SAVAŞ

Etiketler

Yorumlar

Yorum Yapın !

Yorum yapmak için oturum açmalısınız.