CEP TELEFONU VE ÇOCUKLARIMIZ

Cep telefonu teknolojisinde üçüncü nesil diye adlandırılan sürece girdik. Televizyonlarda her gün 3G reklamları yapılıyor ve insanlarımız görüntülü telefon kullanmaya başladı. Dünya gittikçe küçülüyor ve bilgiye ulaşmak artık bir cep telefonu kadar uzağımızdadır. Cep telefonu üzerinden Messenger programlarını çalıştırabiliyor, yerinizi belirlemeye yarayan GPS sistemini kullanabiliyor, MP3 çalar ile müzik dinleyebiliyor, ses kayıt cihazı, fotoğraf makinesi ile sesli ve görüntülü kayıtlar yapabiliyoruz.

Dönemimizin en büyük hastalıklarından biri cep telefonu ve İnternet bağımlılığı olmuştur. Bu teknolojisi kullanmaya başlayanlar, uyuşturucuya müptela olmuş kişiler gibi bağımlı hale gelebiliyor. Çevremizde ortaöğretime giden çocukları olan ailelere bir sorulsa, eminim ki birçok aile; çocuğunun İnternet evlerine gittiğinden dert yanacaklardır. Maddi imkânı olan aileler ise çocuklarını İnternet evlerinden kurtarmak amacıyla evlerine İnternet çektirdiklerini görüyoruz.

Çocuklar zamanlarının büyük bir bölümünü saatlerce İnternet üzerinden geçirebiliyor ve sanal dünyasını oluşturabiliyor. Yemek anlarında bile birçok aile çocuklarını sanal ortamdan kopartıp yemeğe çağıramıyor. Yaşları çok küçük olmasına karşın ellerinde cep telefonu olan çocukların mesaj çekme alışkanlığı, maddi yönden aileleri bunaltabiliyor.

İlköğretime giden çocukların bir kısmında dahi cep telefonu var. Anne çocuğunun nerede olduğunu takip amacıyla cep telefonu taşımasına müsaade ettiğini söylüyor. Ancak cep üzerinden mesaj çeken çocuk, artık bağımlı kalıyor ve cep telefonu elinden alındığında, büyük huzursuzluk ve bunalım içerisine düşebiliyor.

Teknoloji gelişti ve Internet’i üzerinde olan ve görüntülü cep telefonları yakında çocuklarımızın bir bölümünün elinin altında olacak. Genç kızımız ya da oğlumuz flört ettiği karşı cinsten arkadaşı ile görüntülü görüşecek ve cep telefonuna bağımlılığı daha da artmış olacak. Manyetik alanların cirit gezdiği mekânlarda cep telefonu, ileride bu gençlerimizin geleceğini yeni tür hastalıkların ortaya çıkması ile karartabilecek.

Görüntülü cep telefonları üzerinden yakında pornografik yayınların yapılacağı endişesini taşıyorum. Gizli ilişki içerisinde olan gençler, bir köşeye bıraktıkları cep telefonu üzerinden görüntülü yayın yaparak, tarafları güç durumda bırakmak ya da görüntüyü ileride şantaj aracı olarak kullanmak isteyebileceklerdir.

Uzakta yaşayan aile fertlerini cep telefonundan izleyen çocuklar, bu harika cihazı sürekli kullanmaya ve faturaların çok kabarmasına vesile olabilecektir. Aşırı miktarlardaki faturalar, aile ile çocukları karşı karşıya getirebilecek ve aile-çocuk çatışmaları daha da fazlalaşabilecektir.

Teknolojiyi kullanmak, nimetlerinden faydalanabilmek, elbette ki çok yararlar sağlamaktadır. Ancak diğer taraftan da sosyal birçok tatsız olayların gelişmesine aracı olacağı da muhakkaktır. Çocuklarımızı cep teknolojisinin sebep olduğu tehlikelerden korumak için gerekli hassasiyeti göstermeli ve hele çocuk ağlıyor diye cep telefonunu oyuncak gibi çocuklara verilmesinin önüne geçmeliyiz. Her zaman bu teknolojiye karşı dikkatli ve kontrollü davranmalıyız diye düşünüyorum.