DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTELERİ

Üniversiteler kapasitelerini  bünyelerinde açtıkları fakülteleri, enstitüleri, yüksek okulları ile anlatırlar. Nerdeyse bütün illerde açılan üniversiteler  maliyeti az birkaç fakülte ile açılıyor yavaş yavaş büyümeye devam ediyorlar. Bazı üniversiteler  sözel alanında, bazı üniversiteler  mühendislik alanında, bazı üniversiteler tıp alanında, bazı üniversiteler dişçilik alanında adlarını duyururlar. Ayrıca bölgeye gelişmiş oldukları alanlarda  hizmet verirler. Örneğin Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi  bölgede Bingöl, Muş, Tunceli gibi illere hizmet vermektedir. Ayrıca 1967 yılında kurulan Mühendislik Fakültesi  birçok mezun vererek mezunlarının Türkiye genelinde hizmet sunmalarını sağlamıştır.  Ama ihtiyaçlar bitmez. Bölgeye hizmet veren Üniversitelerde özellikle sağlık konusu ile ilgili fakültelerin açılması toplum tarafından daha çok istenmektedir. Örneğin; özellikle birçok alanda büyüyen Fırat Üniversitesi’ne bağlı halen niçin bir Diş Hekimliği Fakültesi bulunmasın ki…. Çiçeği burnunda olan Siirt Üniversitesi  alt yapıyı kurduktan sonra yine sağlık ile ilgili bir fakülte olarak Diş Hekimliği Fakültesi neden açmasın ki…

Diyarbakır Tıp Fakültesi 1966 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde açılmıştı. Bu fakülte bugün yaklaşık 17600 öğrencisi olan Dicle Üniversitesi’nin temelini oluşturmaktadır.. Tıp Fakültesinin civardaki illere sağlık hizmet i verdiğini biliyoruz. Siirt’de kaldığım süre içerisinde gidiş gelişlerimde Elazığ-Diyarbakır  arasındaki araçta genelde Dicle Üniversitesi Diş hekimliği Fakültesi’ne gidecek hastalar vardı. Siirt-Diyarbakır arasındaki araçta da Tıp Fakültesi hastalarının çokluğu dikkat çekiciydi.

Dicle Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi farklı yedi ana bilim dalı ile adını ve hizmetini bölgeye yıllardır duyurmaktadır. 1976 yılında Diyarbakır’da öğrenci idim. Öğrenci yurdu Dicle kenarında Tıp Fakültesi  bahçesinde bir barakadan ibaretti. Biz bu iptidai yapıyı eleştirirken aynı bahçede bir prefabrik yapıda Diş Hekimlik Fakültesi’nin faaliyet göstermeye başladığını dün gibi hatırlıyorum. O zaman dış görüntüsüyle bu Fakülte’nin bu kadar başarı sağlayacağını belki hayal dahi edememiştim.

Yakın zamanda ciddi bir diş sorunuyla karşı karşıya kaldım. Elazığ’da gittiğim diş hekimi, çene cerrahı olan bir yere gitmem gerektiğini söylediğinde ilk aklıma gelen Ankara Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi olduysada bir şey söylemeden Dr’un tavsiyesini sordum. “Ankara’ya gidebilirsiniz ama bence oralara gitmeye gerek yok. Dicle Üniversitesi’ni tavsiye ederim” dediğinde yorumsuz kalarak çıktım.  Dicle Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nin çalışmalarını  oraya giden hastalara sorduğumda pozitif sonuçlar aldım.  Sayın Doç. Dr. Rezzan Güner’den randevu alarak hastaneye gittim. Birçok kişide olan korkuyu hissettiğimi itiraf edebilirim.  Oldukça nazik karşılayan hocam ilk kontrolden sonra normal film ve panoramik film istemişti. Ancak panoramik film cihazının bozuk olduğunu öğrenince dışarıdan Dağkapı’da bir merkezde çektirmek zorunda kaldım.  Hizmette hızı ve ilgiyi görmek elbette çok güzeldi. Ancak büyük bir hastanede cihazın bir süredir bozuk olması, hastaları özel laboratuvarlara yönlendirmeleri sıkıcıydı. Bilindiği gibi kampus şehir merkezine bir hayli uzaklıkta. Eğer kendi aracımızla gitmeseydik kayıp edecek vaktimiz çok olacaktı. Ayrıca gittiğimiz büyük bir merkezde pos makinelerinin bozuk olması düşündürücüydü. Maliyeti yüksek film, tomografilerin ödemelerinde kredi kartı kullanmak isteyen hastalar için bir başka sıkıntı. Bu arada akla gelen soru neden Üniversiteye ait cihazlar uzun süre ya da sık sık bozuk olsun? Hastane idarecilerinin bu ve benzeri konular üzerinde durmaları gerektiğine inanıyorum. Alternatif adresi verilen çekim merkezi, neden kredi kartı kullanımı için engeller çıkarıyor?  Doğrusu bu durum üzdü beni. Çok iyi çalışan bir sistemde böyle zincirleme engeller olmamalı.

Hastanedeki tedavi işlemlerime Sayın Doç. Dr. Rezzan Güner  kişisel çabaları ile hızla başladı. Üç seansta yapılacak cerrahi işlemi kendilerinin yorgun bir çalışma gününün sonunda yapması, il dışı gittiğim için gidiş gelişimi azaltmak amacıyla şartlarını zorladığını da bizzat gördüm.  Diyarbakır’dan döndükten sonra yapılan cerrahi girişimle ilgili soru sorduğum her mailime cevap verme nezaketinde bulunmaları hastaya olan ilgiyle birlikte mesleğini ne güzel icra ettiğinin göstergesidir. Yakın ilgilerinden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum.

Hoca olarak destek alabilecek  Dicle Üniversitesi’nin liderliğinde Siirt Üniversitesinin de organlarının teşekkül ettiği bu dönemlerde gelişen teknolojiye ayak uydurmak zorunda olan bir Diş Hekimliği Fakültesi’nin kurulmasını arzularım.